Bacak inceliğinden, hal bozukluğundan yahut kalınlığından ötürü insanların estetik cerrahlara gittiğini tabir eden Prof. Dr. Hayati Akbaş açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. Akbaş, “Bacak estetiği plastik cerrahlara en çok müracaat sebeplerinden bir adedidir. Bacağı üst bacak ve alt bacak biçiminde 2’ye ayırıyoruz. Diz aşağı olan alt bacak kısmının ince olması bayanlarda bilhassa, kimi erkeklerde de rahatsızlık konusu olabiliyor. Hafif bir biçimde çarpıntı olması rahatız olabilir. Genç kızlar yahut bayanlar etek giyemediklerinden, tayt giyemediklerinde şikayetçi oluyorlar. Ruhsal olarak kendilerini düzgün hissetmediklerini, ailelerin yahut eşlerinin yanında keyifli olmadıklarını söylüyorlar. Bacak estetiğimiz bizim en çok yaptığımız estetiklerden bir adedidir. Bacak estetiğinde sıklıkla 2 metot kullanılır. Bir tanesi bedenin farklı bölgelerinde uyruk yahut bel bölgesinde aldığı yağlarla diz aşağısını şekillendiriyoruz. Kendi yağı ile bacak şekillendirme yapabiliyoruz. Öteki bir sistem ise silikon prosedürüdür. Tıpkı göğüs büyütmede silikon kullandığımız üzere bacak estetiğinde silikon kullanıyoruz.” tabirlerini kullandı.
PSİKOLOJİK TESİRİ SANILDIĞINDAN BÜYÜK
İnsanların bacak halinden memmun olmamasının ruhsal boyutları olduğunu da tabir eden Akbaş, “Bacağın olağan imajını, biçimini oluşturarak bu insanların daha özgüvenli olmasını sağlayabiliyoruz. Bacakların bilhassa birtakım insanlarda ruhsal tesiri bizim varsayım ettiğimizden çok daha fazladır. Öteki bu durum ise bacağın olduğunda kalın olmasıdır. Bu da estetik kusur olarak ortaya çıkabiliyor.’Çizme giyemiyorum’ üzere telaffuzlarla bizlere geliyorlar. Hasebiyle liposuction (yağ alma) formülüyle bacağı incelterek estetik operasyon yapıyoruz” diye konuştu.
